19 Ağustos 2018 Pazar

Bayram Tatili SPK Üyelerine Rezil Mi Oldu?


16 Ağustos 2018 tarihli SPK Haftalık Bültenine baktığımda iki husus dikkatimi çekti. Birincisi halen firarda olan eski savcı Muammer Akkaş ve onunla birlikte 2 kişi hakkında yapılan suç duyurusu. İkincisi ise Doğan Grubunun Demirören Grubuna yaptığı satışlar sebebiyle ortaya çıkan pay alım tekliği zorunluğuna ilişkin iki farklı kurul kararı. Kararlardan ilki Demirören Gazetecilik A.Ş. (eski adıyla Doğan Gazetecilik A.Ş.) ortaklarına yönelik çağrı başvurusunun onaylanması ve çağrı fiyatının belirlenmesi.

Bültende yer alan ikinci karar ise Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. paylarının %77,67’sini satın alan Demirören Medya Yatırımları Ticaret A.Ş. (DMYAŞ)’nin, ortaya çıkan pay alım teklifi zorunluluğundan muafiyet başvurusunun olumlu karşılanmasına ilişkin. Muafiyet başvurusunun Tebliğin hangi hükmüne dayanılarak olumlu karşılandığı bilgisine yer verilmemesi hemen dikkatimi çekti. Konuyu biraz araştırdığımda, DMYAŞ’nin 18.5.2018 tarihinde pay devrinin tamamlandığını, Pay Alım Teklifi Tebliği kapsamındaki değerlendirmenin daha sonra yapılıp kamuya açıklanacağını duyurduğunu tespit ettim. Daha sonra DMYAŞ 23.5.2018 tarihinde bir açıklama daha yaparak pay alım teklifi yükümlüğünden muafiyet başvurusunu SPK’ya yaptığını kamuoyuna duyurmuş. Ancak ilginç bir şekilde Tebliğin 18’inci maddesinde yer alan hangi gerekçeyle muafiyet başvurusu yaptığını belirtmemiş.

Gerek SPK bülteninde gerekse DMYAŞ’nin açıklamalarında muafiyet gerekçesinin belirtilmemesi oldukça tuhaf. Tam bu konuda bir yazı hazırlarken bir arkadaşım, önce Cumhuriyet gazetesinde çıkan bir yazıyı[1], sonrada Sayın Uğur Gürses’in konuya ilişkin yazısını[2] gönderdi. Habercilerin deyimi ile manşet haber elimde patladı ama neyse ben yine de başladığım yazıyı bitireyim istedim.
Pay Alım Teklifi Tebliğinin 18’inci maddesinde, pay alım teklifi yükümlülüğünden muafiyet verilebilecek 7 durum belirtilmiştir. Bu 7 durumdan 5’i tebliğin ilk yayımlandığı tarihten beri yürürlükte iken, son iki durum Tebliğe sonradan eklenmiştir. Şimdi DMYAŞ’nin başvurusunun her bir hükmü karşısındaki durumunu kısaca değerlendirelim.

İlk muafiyet gerekçesi halka açık şirketin finansal güçlük içinde bulunması durumu. Eğer halka açık şirket finansal güçlük içindeyse ve yönetim kontrolü değişikliği şirketi bu durumdan çıkarmayı amaçlıyor ise SPK pay alım teklifi zorunluluğundan muafiyet verebilmektedir. Bu durumda SPK, şirkete bir fon girişi olup olmadığını veya sermaye yapısı değişikliğinin zorunlu olup olmadığını incelemek durumundadır. Hürriyet Gazetecilik’teki yönetim kontrolü değişikliğinin finansal güçlükten kaynaklanmadığı açıkça anlaşılmaktadır. Zaten DMYAŞ tarafından şirkete bir fon girişi sağlanmadığı gibi, SPK’da bu yönde bir inceleme sonucu açıklamamıştır.

İkinci muafiyet durumu, şirketin yönetim kurulunda bir değişiklik yapılmadan, yönetim kontrolünü sağlayan payların elden çıkarılması veya elden çıkarılmasının taahhüt edilmesi durumunda verilecek olan muafiyettir. Hürriyet’te yönetim kurulu değiştiğine ve DMYAŞ sahip olduğu payları satmayı taahhüt etmediğine göre böyle bir durumda söz konusu olamaz.

Üçüncü muafiyet hali, dolaylı yönetim kontrolü değişikliklerinde uygulanan bir hüküm. Halka açık şirketin ana ortağını satın alan kişinin bu satın almadaki amacı, halka açık şirketin yönetimini elde etmek değilse, bu durumda da muafiyet verilebilmektedir. Farz edelim İspanyol bankası BBVA’yı bir şirket satın aldı ve yönetim kontrolünü elde etti. BBVA, Garanti Bankasının sahibi olduğundan (yönetim kontrolünü elinde bulundurduğunu kabul edelim), Garanti Bankası’nın ortaklarına yönelik de çağrıda bulunma zorunluluğu doğacaktır. Ancak BBVA’yı satın olan kişi, amacının Garanti Bankası’nın yönetimini ele geçirmek olmadığını, Tebliğin ilgili hükmünde belirtilen şekilde SPK’ya açıklamak zorundadır. Hürriyet’in durumu zaten bu hükme hiç uymamaktadır.

Dördüncü muafiyet hali özelleştirme kapsamındaki halka açık ortaklıklarla ilgili olduğundan bu konuya girmeye zaten gerek yok.

Beşinci muafiyet hali, çok özel bir halka açılma şekli için ilgili tebliğe yazılmış bir hüküm. Yurt dışında görülen bu halk açılma türünde; özel amaçlı bir şirket kurulmakta, kurulun bu şirket belirlediği alanlarda faaliyet gösteren şirketleri halka arz geliri ile satın alacağını belirterek halka açılmaktadır. Halka arz izahnamesinde bu durumu belirten şirket, yatırımcısından aldığı halka arz gelirini kasasına koyduktan sonra, kasasındaki nakit para ile piyasada şirket avına çıkmaktadır. Satın alacağı şirketi bulduktan sonra yapacağı genel kurul toplantısı ile söz konusu satın alma ve sonrasındaki birleşmeyi ortaklarının onayına sunmaktadır. Söz konusu satın alma-birleşmeyi onaylamayan ortakların paylarını geri satın alan halka açık şirket, genel kurul toplantısı sonrasında birleşme işlemini tamamlayarak, satın aldığı firmayı halka açık hale getirmektedir. Biraz karışık oldu ancak tebliğin bu hükmünün anlaşılması önemli. Görüldüğü üzere DMYAŞ’nin ve Hürriyet’in durumu bu hükme de uymuyor.

Altıncı muafiyet hali Türk Telekom için sonradan tebliğe eklenmiş bir muafiyet türü. Malum olduğu üzere Türk Telekom’un ana hissedarı Ojer Telekom’un bankalara borcunu ödeyememesi nedeniyle, alacaklı bankalar konsorsiyumu alacakları karşılığında Türk Telekom hisselerini alacaklar. SPK bu fıkraya sadece Türk Telekom’un adını yazmamış. Yani bu maddeye de uygun değil verilen muafiyet kararı.

Son muafiyet hali belirli bir mevzuat hükmünün yerine getirilmesi nedeniyle ortaya çıkan zorunluluk hallerine muafiyet tanıyor ki bu da DMYAŞ’ın satın almasına uygulanamaz.

Tüm muafiyet halleri bunlardan ibaret. Anlaşılacağı üzere DMYAŞ’nin başvurusu hiçbirisine uymuyor. Pay alım teklifi nedeniyle küçük yatırımcıya ödenmesi gereken tutar yaklaşık 44,5 milyon ABD Doları veya 267 milyon TL. Yaklaşık 1 milyar Dolarlık bir medya satın alması yapan Demirören grubu, neden Tebliğ’in hiç bir hükmüne uymamasına rağmen muafiyet başvurusu yaptı ve neden 1 milyar Dolar ödemeyi yaparken, küçük yatırımcıya 44,5 milyon doları ödemekten imtina etti? Peki SPK pay alım teklifi yükümlülüğüne hangi gerekçeyle muafiyet verdi?

16 Ağustos tarihinde Hürriyet’in pay fiyatı 1,39 TL seviyesindeydi. SPK’nın muafiyet başvurusunu olumlu karşılamasının ardından hisseler 17 Ağustos’ta %19’dan fazla değer kaybederek 1,12’ye düştü. Oysa başvuru reddedilmiş olsaydı ve DMYAŞ pay alım teklifi yapmak zorunda kalsaydı, bir pay için çağrı fiyatı Dolar kuru 6 TL kabul edildiğinde 2,17 TL olacaktı. DMYAŞ’nin muafiyet başvurusunun olumlu karşılanması, DMYAŞ’yi yaklaşık 267 milyon TL’lik ek masraftan kurtarırken, yatırımcıların 16 Ağustos kapanışa göre yaklaşık 96 milyon TL zarar etmesine sebep oldu.

DMYAŞ’nin muafiyet başvurusu SPK’nın Ortaklıklar Finansmanı Dairesi tarafından incelenen bir başvuru. Başvuru bir SPK uzmanı tarafından incelenmiş ve rapora bağlanmış olmalıdır. Daire yönetimi tarafından incelenen rapor nihai olarak 7 kişilik karar organında görüşülmekte ve alınan karar hem kamuoyuna duyurulmakta hem de başvuru sahibine bildirilmektedir. Tüm bu süreçlerden geçen muafiyet başvurusunun hataen olumlu karşılanması düşünülemeyeceğine göre (ki bugüne kadar SPK tarafından kararı düzeltme yönünde bir açıklama yapılmamıştır), Tebliğin hangi hükmüne istinaden muafiyet verildiği kamuoyuna açıklanmalıdır. Yapılacak açıklama hem Tebliğ hükümlerinin yeni yorumunun piyasa katılımcıları tarafından öğrenilmesini sağlayacak hem de SPK ve uzmanları büyük bir töhmet altına girmekten kurtulacaktır. Ayrıca konu hakkında bilgisi olan herhangi bir kişi de bvadanismanlik@gmail.com adresinden bana atacağı bir eposta ile beni aydınlatırsa, gelen açıklamaya burada yer vereceğimi belirtmek isterim.

Malum Bayram tatili sürecindeyiz. Bu nedenle bu tartışmanın bayram süresince devam etmesi muhtemel. Tartışma devam ettikçe gerek SPK kurul üyeleri gerekse Ortaklıklar Finansmanı Dairesi yöneticileri huzurlu bir bayram geçiremeyeceğe benziyor.

İyi bayramlar...

Bahadır AKARSU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder